Haber

Son dakika! Bakan Dönmez: Mart ayında elektrik ve doğalgazda indirim olabilir

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Enerjide Türkiye Yüzyılı Zirvesi”nde gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“KARADENİZ’DE 33 ADET DENİZ TABANINA İNDİRİLDİ”

Karadeniz gazının şu anki yaklaşık rezervi ile Türkiye’nin 30 yıllık ihtiyacını karşılayacağını, yeni keşiflerle bu sürenin uzayacağını ifade eden Bakan Dönmez, “Türkiye’de deniz tabanına yerleştirilecek 42 üniteden 33’ünü indirdik. Karadeniz Tesisimizin inşaatının yüzde 90’ını tamamladık ve tesisin devreye alınması için gerekli fonksiyonel testlerine etap etap başlıyoruz.

“FİYATLAR DÜŞÜRSE MART AYINDA İNDİRİM OLABİLİR”

İnşallah bu söylentiler devam edip dünyadaki fiyat oynaklığı azalmaya başladıkça vatandaşlarımıza indirim olarak yansıtacağız. Fiyatlardaki düşüş devam ederse Mart ayında elektrik ve doğalgazda indirim olabilir. Üçüncü FSRU gemimiz de gelecek. İnşallah bir hafta içinde ülkemizde de olacak” dedi.

Bakan Dönmez’in açıklamalarından satır başları şöyle;

“İnsanoğlu bazen geçmişinin hesabını sorar. Doğrularını ve yanlışlarını masaya yatırır. Bazen pişmanlıklar olur, bazen de “iyi ki yaptım” dediği zamanlar olur. milletler de bundan pek farklı değil.Sistemler,düzenler,devletler asla gerçek değil.Düz bir çizgide ilerlemiyor.İnişli,çıkışlı,krizli,pikli hep bir değişim halindeyiz.Böyle bir telaş içinde, Bizi güvenli limana ulaştıracak iki şey var: Birincisi, gideceğiniz yolu size gösterecek yol haritanız, ikincisi, yolunuzu açacak ve sizi yeni ufuklara taşıyacak bir başkanınız olacak, varoluş.

“TÜRKİYE’Yİ GÜVENLİ BİR LİMANA TAŞIYACAK YOL HARİTAMIZ BELİRLENDİ”

Çok şükür bugün Türkiye her ikisine de sahip. Sayın Cumhurbaşkanımızın siyasi kararlılığı ve vizyonu ile Türkiye’nin kangrenleşmiş birçok sorunu çözüme kavuşturulmuştur. Türkiye hızlı karar alabilen, dinamik ve kendini sürekli güncelleyebilen bir yapıya kavuşmuştur. Türkiye’yi inanç limanına taşıyacak yol haritamız da belli: Türkiye’nin Yüzyılı. Türkiye Yüzyılı, geleceğin Türkiye’sinin vizyon belgesidir. Büyük ve Güçlü Türkiye’nin kırmızısıdır. Çocuklarımıza ve gençlerimize miras bırakacağımız müreffeh bir Türkiye’nin ayak sesleridir. Geçmişimize kilit vuranlara, onu ipotek altına alanlara karşı direnmek, geleceğimizin, gelecek yüzyılımızın başarısının anahtarıdır.

“YÜZYILIN ENERJİSİYLE YENİ BİR SAYFA AÇIYORUZ”

Bizi bu büyük amaçlara taşıyacak ana unsur güçtür. Yerli kaynak, yerli teknoloji ve yerli insan kaynağı ile güç üretimi olmazsa olmazımızdır. 6 yıl önce Milli Güç ve Madencilik Politikamızı anlatırken güçlü bir niyet beyanı yapmıştık. Bugün geldiğimiz noktada, açıkladığımız strateji belgesindeki birçok konuyu hayata geçirdiğimizi görüyoruz. Şimdi Yüzyılın Gücü ile yeni bir sayfa açıyoruz.

Karadeniz gazı, nükleer enerji, doğal gaz depolama, LNG, FSRU tesisleri, gaz merkezi, yenilenebilir enerji, nadir toprak elementleri, bor ve diğer madenler gibi her konu bugünün ya da yarının değil, önümüzdeki 50 yılın sorunudur. , 100 yıl. sorun. Nükleer enerji diyoruz mesela faydalı ömrü 60+20 yıl. Konvansiyonel santrallerin yanı sıra SMR’leri yani küçük ve orta ölçekli nükleer santralleri de gündemimize aldık. Arkadaşlarımız şu anda yönetmelik üzerinde çalışıyorlar. Elbette bu santrallerin maliyetleri nispeten daha düşük ve yapım süreçleri daha hızlı. Tabii ki, hareketli olmaları, ihtiyaç duyuldukları yerde hızlı bir şekilde inşa edilmelerini kolaylaştırır.

“YENİ KEŞİFLERLE BU SÜRE UZAYACAK İNŞALLAH”

Karadeniz gazı mevcut rezerviyle 30 yıllık ihtiyacımızı karşılayacak büyüklüktedir. Yeni keşiflerle bu sürenin daha da uzayacağını umuyorum. Doğal gazın iletim, dağıtım ve depolama işleri en az 50 yıl ve üzeri sürer. Yenilenebilir enerji, aynı şekilde, her santralin en az 30-35 yıllık faydalı ömrü vardır. Bu anlayıştan yola çıkarak Türk Yüzyılının gücünü gelecek yüzyıla taşıyacak vizyonun adını koyduk. Tarihimizden esinlenerek bir benzetme yaparsak, iktidar bir çınar gibidir. Kalkınma, üretimin dayandığı güçlü bir yapıya sahiptir. Kökleri en derindedir ama parçalarıyla geniş bir alanı kaplar. Ömrü de oldukça uzundur. Bizim enerji yatırımlarımızın mantığı bu. Kısa vadeli değil uzun vadeli düşünüyoruz. Tıpkı bir çınar ağacı gibi derin köklerle ama yapraklarla geleceğe uzanıyoruz. Sağlam ve sarsılmaz yapısıyla Türkiye’nin büyümesini, gelişmesini ve kalkınmasını destekliyoruz.

“KARADENİZ GAZININ BİRİNCİ FAZI MART AYINDA BAŞLAYACAK”

Türkiye’nin yüzyılı enerjide bağımsızlık yüzyılı olacaktır. Tüm plan ve programlarımızı bunun için hazırladık. İşte Karadeniz gazı… İnşallah Mart ayında ilk faz devreye girecek. İnşallah tam kapasite üretimde gaz ihtiyacımızın dörtte birini buradan karşılayacağız. Ne anlama geliyor? Bu da Türkiye’nin doğalgaz ithalatının dörtte bir oranında azalacağı anlamına geliyor. Bu, Türkiye’nin gaz müzakerelerinde daha güçlü bir eli olduğu anlamına geliyor. Bu, bir gaz merkezi olma hedefine doğru ilerleyen Türkiye’nin piyasada daha fazla kaynak çeşitliliği yaratması anlamına geliyor. Dolayısıyla Türkiye’nin enerjide bağımsızlık hedefinin en önemli argümanlarından biri yerli gazımızdır. Bildiğiniz gibi doğalgazda dışa bağımlılık oranımız yüzde 95’in üzerinde. Umarım Karadeniz gazı zamanla bu yükü hafifletir.

“KARADENİZ GAZI TÜRK MÜHENDİSLİĞİNİN KENDİNİ KANITLADIĞI ALAN OLDU”

Bildiğiniz gibi geçtiğimiz yıl Karadeniz gazının deniz tabanının 2 bin 200 metre altına boru döşenmesi sürecini tamamladık. İşlerin güçlü ve teknolojik donanımını akıllara getirmek için şunları belirtmek isterim. Denizin 2200 metre altında hayatın olmadığı bir alan. Oradaki tüm iş ve süreçleri uzaktan kumandalı robotlar, yazılımlar ve gelişmiş su altı kameraları ile yapıyoruz. Ayrıca bunu büyük bir gururla belirtmek isterim. Su altı robotundan kullandığımız yazılımlara kadar ekipmanların çoğu yerli teknolojinin eseri. Karadeniz gazı, derin deniz sondajında ​​Türk mühendisliğinin kendini kanıtladığı bir alan haline geldi. Biliyorsunuz bunlar Karadeniz’de açtığımız ilk kuyular değil. Daha önce uluslararası firmalarla leasing bazında çalışıyorduk.

“KARADENİZ’DE DENİZ TABANINA YERLEŞTİRİLECEK TOPLAM 42 ÜNİTENİN 33’ÜNÜ İNDİRDİK”

Artık büyük ölçüde kendi imkanlarımızla çalışıyoruz. Bu bize ne veriyor? Hareketlilik ve esneklik sağlar. Daha önceki aktivitelerimizi firmaların müsaitlik durumuna göre programlıyorduk. Ama artık öyle değil. Arkadaşlarımız verileri okuyor, işaretliyor, analiz ediyor ve biz bu bölgeye yoğunlaşacağız diyorlar. Hızlı bir çalışma programı oluşturup o bölgede keşif veya sondaj çalışmalarımıza başlıyoruz. Karadeniz gazını örnek alırsak, güç bağımsızlığımıza önce yerli ekipman, yerli teknoloji ve yerli insan kaynağı ile başladık. Bu gelişmeler kaynak bağımsızlığını da beraberinde getirdi. Karadeniz’de deniz tabanına konulacak 42 araçtan 33’ünü indirdik. Bu ekipmanların en değerlilerinden biri olan toplama ve dağıtma odası adını Peçenek ve Çepni koyduk ve bu ekipmanları başarıyla deniz tabanına indirdik. Derin deniz ana kordon sınırını deniz tabanına döşedik. En son çalışmalara Ocak ayı başında başladık.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez

“FATİH SONDAJ GEMİMİZ TÜRKALI-11 KUYUSUNDAKİ SONDAJINI TAMAMLADI”

Denizden gelen gazı karada işleyecek Doğal Gaz Proses Tesisimizin inşaatının yüzde 90’ını tamamladık. Tesisin devreye alınması için gerekli fonksiyonel testlere adım adım başladık. Yine ocak ayında deniz tabanındaki montaj çalışmaları tamamlandı ve burada ilk test çalışmalarına başladık. Fatih Sondaj Gemimiz Türkali-11 kuyusundaki sondajını tamamladı. Böylece Faz-1 için gerekli olan tüm kuyuların sondajını tamamlamış oluyoruz. Yavuz, Türkali-5 kuyusundaki üst tamamlama operasyonlarını, Legal de Türkali-10 kuyusundaki alt tamamlama operasyonlarını yakında tamamlayacak. Çaycuma-1 kuyusundaki keşfin ardından o bölgede de yeni sondaj çalışmalarımız olacak. Bölgeye yakın diğer benzer jeolojik alanlarda da bu sondajları yapacağız. Milletimize oradan da yeni umutlar vermeyi temenni ediyoruz.

“MÜJDELER DEVAM ETTİKÇE VATANDAŞLARIMIZA İNDİRİM OLARAK YANSITACAĞIZ”

İnşallah bu söylentiler devam edip dünyadaki fiyat oynaklığı azalmaya başladıkça vatandaşlarımıza indirim olarak yansıtacağız. Geçen hafta sanayinin kullandığı doğalgaza yüzde 13,10; Elektrik amaçlı doğalgazda da yüzde 16,67 indirim yaptık. Kasım 2022’den bu yana sanayinin kullandığı doğal gazda toplamda yüzde 24,5 oranında yüzde 38’e azalma oldu. Elbette bu durumun önce üretim maliyetlerinin düşmesine ve nihayetinde enflasyona yol açmasını bekliyoruz.

“FİYATLAR DÜŞÜRSE MART AYINDA İNDİRİM OLABİLİR”

Hani bir indirimde daha elektrikten geldi. Biliyorsunuz 2021 Aralık ayında serbest piyasada 4.800 TL/MWh olan elektrik tavan fiyatını 4.200 TL/MWh’e indirmiştik. Geçen hafta yeni bir düzenleme ile tavan fiyatı 4.200 TL’MWh’den 3650 L’MWh’e indirmiştik. . Böylece elektriğini serbest piyasadan alan büyük sanayi kuruluşlarımızın maliyetlerinde yüzde 15’e varan düşüş olacak. Fiyat düşerse mart ayında indirim olabilir.

“ÜÇÜNCÜ FSRU GEMİMİZ GELECEK”

Son dönemde sadece üretimde değil, FSRU ve doğal gaz ihracatında da önemli gelişmeler yaşıyoruz. Üçüncü FSRU gemimiz de gelecek. İnşallah bu hafta sonu ülkemizde olacak. Gemimizi Saros FSRU terminalimizde kullanmak üzere oraya yanaşacağız. İnşallah Cumhurbaşkanımızın da katılımıyla Türkiye’nin yeni FSRU gemisini hizmete açacağız. Saros FSRU ile tüketimin yoğun olduğu Trakya bölgesine bir giriş noktası daha kazanacağız. Daha da önemlisi, gaz ticaret merkezi hedefimiz doğrultusunda başta Balkanlar olmak üzere bölgesel gaz ticaretinde daha aktif bir oyuncu haline geleceğiz. Bildiğiniz gibi uzun süredir gaz ticaret merkezi için yoğun bir enerji diplomasisi yürütüyoruz. Son 1 yılda Avrupa’dan Orta Asya’ya ve Körfez’e kadar 15 ülkeyi ziyaret ettik. Kaynak ülkelerin çoğuyla görüşmeler yaptık. Bunlardan bazıları daha önce gaz verdiğimiz ülkelerdi. Bazılarıyla daha önce hiç gaz ticareti yapmadık. Bunların yanı sıra tüketim tarafında da bölgemizdeki ülkelerle görüşme ve müzakereler yürüttük. Geçtiğimiz aylarda Bulgaristan ile ilk adımı attık. Bulgaristan ile 2035 yılına kadar sürecek olan yılda yaklaşık 1,5 milyar metreküp gaz tedarik anlaşması imzaladık. Bu kapasite, Bulgaristan’ın yıllık gaz tüketiminin yaklaşık yüzde 30’una tekabül ediyor. 13 yıl içinde Bulgaristan’a toplam 20 milyar metreküp gaz akışı olacak. Bulgaristan’ın yanı sıra Kuzey Makedonya, Romanya ve Moldova ile de emsal süreçleri yürütüyoruz. Ülkelerin iletim kapasitelerini artırmak için gaz arzı ve yapacağımız mühendislik ve hizmetler gibi birçok konuyu müzakere ettik. Görüşmelerimiz devam ediyor.

“UMMAN İLE YENİ GAZ ALIM ANLAŞMASI İMZALADIK”

Yeni yatırımlarla çok kısa sürede bölge ülkelerine doğal gaz arzını 3 kata kadar artırma potansiyeline sahibiz. Bunun için daha önce de belirttiğim gibi yeni kaynak ülkelerle görüşmeler yaptık. Ve ilk kez burada duyuracağım yeni bir gelişmeyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Şu anda BOTAŞ Genel Müdürümüz Umman’da. Umman ile yeni bir gaz alım anlaşması imzalıyoruz. Umman’dan yılda 1,4 milyar metreküp gaz tedarik edeceğiz ve anlaşmamız 10 yıl geçerli olacak. Daha sonra tekrar uygun koşullar oluşursa sözleşmeyi uzatma imkanımız da var. Başta Avrupa olmak üzere dünyanın gaz arzında sıkıntı yaşadığı bir dönemde Türkiye, gaz ticaret merkezi olma yolunda tüm adımlarını atıyor. 20 yılda evsel gaz, doğal gaz depolama, LNG, FSRU, uluslararası boru sınırları, organize toptan doğal gaz satış piyasası gibi doğal gaz alanında bizi gaz ticaret merkezi yapacak yatırımları hayata geçirdik. Bir karşılaştırma yapacak olursak, Türkiye gaz piyasası önümüzdeki dönemde büyük bir süpermarket gibi birçok farklı seçeneğin olduğu bir yapıya sahip olacaktır.

“HEDEFİMİZ REFERANS GAZ FİYATININ BELİRLENDİĞİ GAZ TİCARET MERKEZİ OLMAK”

Ticaret merkezinin mantığı olan çok oyunculu, çok kaynak girişli, çok sözleşmeli ve yüksek hacimli pazar varlığı elde edecek. Doğal gazın üretimi, ithalatı, ticareti ve ihracatı konusunda yeterli altyapıya, teknik donanıma, zihinsel yönetim ideolojisine, uluslararası bilgi birikimine ve tecrübeye sahibiz. Bundan sonraki hedefimiz ise üretici ve tüketici ülkeleri bir araya getirerek bölgede referans gaz fiyatının belirlendiği bir gaz ticaret merkezi olmaktır. Bu kapsamda 14-15 Şubat tarihlerinde İstanbul Gaz Zirvesi’ni İstanbul’da düzenleyeceğiz. Ortadoğu, Akdeniz, Hazar ve Orta Asya’nın kaynak ülkeleri ile Avrupa’nın tüketici ülkelerini buluşturacağız. Zirvemizin mottosunu ilk kez burada, ilk kez “Geleceği Birlikte Güvence altına Almak” yani “Geleceği Birlikte Güvence altına almak” olarak açıklıyorum. Özellikle bu çalkantılı dönemde daha fazla güven ve iş birliğine vurgu yapmak için böyle bir sloganla yola çıktık. Türkiye olarak bu konuda üzerimize düşeni yapmaya her zaman hazırız.

“İSTANBUL ENERJİNİN BAŞKENTİ VE YENİ MERKEZİ OLACAK”

Zirvede Enerji Bakanlarının yanı sıra kamu kurum ve kuruluşları, özel sektör ve uluslararası güç kuruluşlarının üst düzey temsilcilerini ağırlayacağız. Zirvede, küresel gelişmelerin enerji departmanı üzerindeki etkilerini, arz ve talepteki değişiklikleri, fiyatlandırmayı ve küresel arz güvenliğini tartışacağız. İstanbul’un yeni dönemde değerli bir misyona daha imza atarak başkenti ve gücün yeni merkezi olmasını temenni ediyorum. Aslında İstanbul’un tarihi bir geçmişi var. Artık daha inançlı bir gelecek inşa etmek için bu birikimden faydalanacağız. Öte yandan, daha fazla ülke ile güç işbirliğimizi farklı açılardan geliştirmek için Power Forum sistemlerini kuruyoruz. Azerbaycan ve Almanya ile bu mekanizmayı kurduk. Her toplantımızda ülkelerimiz için değerli çıktılar elde ettik. Yakında ABD ve Japonya ile bu mekanizmayı çalıştıracağız. İnşallah bu yıl her iki ülke ile de ilk görüşmeleri gerçekleştirmeyi planlıyoruz.

kestelajans.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu